A3+ Grubu, İsrail’in Suriye Topraklarına Yönelik Saldırlarını Kınadı Ve Suriye’ye Uygulanan Yaptırımların Derhal Kaldırılmasını Talep Etti

NEW YORK (SANA) –  Cezayir ve BM Güvenlik Konseyi’nin A3+ grubunda yer alan Afrika ülkeleri, bugün İsrail’in Suriye topraklarına yönelik tekrarlanan saldırganlıklarını kınayarak, Suriye’ye uygulanan tek taraflı yaptırımların derhal kaldırılması çağrısını yineledi.

Grup, Suriye’nin birliği, egemenliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğüne olan sarsılmaz bağlılığını yineleyerek, Suriye’nin içişlerine müdahale edilmemesi çağrısında bulundu.

Bu açıklama, Güvenlik Konseyi’nde geçici üyeliğe sahip üç Afrika ülkesinin (Cezayir, Sierra Leone ve Somali) yer aldığı “A3+” grubu adına Cezayir’in Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Ammar Bincami tarafından yapıldı.

Grup, İsrail’in Suriye topraklarına yönelik saldırılarını tekrarlaması tehlikesine karşı uyarıda bulunarak, bu saldırıların bölgedeki güvenlik durumunu daha da kötüleştirdiğini vurguladı.

Bin Cami, İsrail’in Suriye topraklarını işgal etme ve güney Suriye’de sözde “askerden arındırılmış bölge” kurma yönündeki açıklamalarının tehlikeli olduğunu belirterek, tüm bunların Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün ihlali anlamına geldiğini vurguladı.

Bin Cami ayrıca, grubun Siyonistlerin bu açıklamalarını ve eylemlerini kınadığını belirterek, Golan Tepeleri’nin işgal altındaki Suriye toprağı olduğunu ifade etti.

Güvenlik Konseyi’nin 497 sayılı Kararı da 1974 Ayrılma Anlaşması’nın tam olarak uygulanması çağrısında bulunan Bin Cami, grubun Suriye’nin karşı karşıya olduğu bu zorlukların “uluslararası toplumun tam desteğini ve dayanışmasını gerektirdiğini” kaydetti.

Bin Cami açıklamasında da, Suriye’de kalıcı barışın sağlanması için, sivil barış ve uzlaşmayı teşvik etmek ve yerel topluluklar arasındaki iletişimi geliştirmek ve kolaylaştırmak amacıyla bir komite kurulmasının elzem olduğunu kaydetti.

Cezayir’in Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi de grubun, bu ayın 13’ünde Suriye’de yayımlanan Anayasa Bildirgesi’ni memnuniyetle karşıladığını ve Suriye’de kapsamlı bir geçiş sürecine ihtiyaç duyulduğuna vurgu yaptığını belirtti.

Aynı bağlamda grup, “Suriye yönetimi ile Suriye Demokratik Güçleri arasında bu ayın 10’unda varılan mutabakatı not alarak, tüm aktörleri ulusal ateşkesi desteklemeye çağırdık” ifadelerini kullandı.

Grup, Suriye ulusal liderliği ve sahipliğinde, Birleşmiş Milletler tarafından kolaylaştırılacak kapsamlı bir siyasi süreç örgütleyerek Suriye makamlarına yardım sağlama yönündeki BM Özel Temsilcisi’nin çabalarına ve farklılıkların diyalog ve müzakereler yoluyla çözülmesi gerekliliğine olan desteğini yineledi.

Grup şunları da kaydetti: “Suriye’deki geçiş sürecini destekleme taahhüdümüzde samimiysek, Suriyelilere ülkelerini yeniden inşa etmeleri için gerekli araçları sağlamalıyız. Çünkü hızlı bir ekonomik toparlanma olmadan Suriyeliler için müreffeh ve güvenli bir gelecek sağlamak zor olacaktır.”

Bu bağlamda grup, tek taraflı yaptırımların hızla kaldırılmasının “zorunlu” olduğuna dair güçlü inancını yinelerken, Suriye’deki insani durumla ilgili olarak grup, uluslararası toplumu Suriyelilere sürekli destek ve dayanışma göstermeye, yardımların istikrarlı ve kesintisiz bir şekilde ulaştırılmasını sağlamaya çağırdı.